Gıdada Propilen Glikol (PG)
Gıdada Propilen Glikol (PG)

Blogumuzun Aroma taşıyıcı kategorisinde çok sık bahsettiğimiz, ayrıca mağazamızda ürün olarak sattığımız propilen glikol hakkında detaylı bir araştırma yazısı hazırlamaya karar verdik çünkü gıdalarda ve ilaçlarda çok sık kullanılan bir üründen bahsediyoruz. Propilen glikol yalnızca aromalarda taşıyıcı olarak değil, yediğimiz içtiğimiz pek çok üründe sık kullanılıyor.

Bu yazıda gıdalarda propilen glikol kullanımına odaklanacağız. Propilen glikolun nerelerde nasıl kullanıldığı, gıdalarda kullanılan propilen glikolun zararlı olup olmadığı, yetişkinlerde ve çocuklarda maksimum ne kadar tüketilmesi gerektiği, fazla kullanılması halinde propilen glikolun yol açacağı sağlık sonuçlarını özetlemeye çalışacağız. Propilen glikol, evde likit yapımında da kullanılmaktadır.

Yazı tamamen özgündür, yabancı kaynaklardan çeviri yapılarak hazırlanmıştır ve yararlanılan kaynaklar metin içlerinde belirtilmiştir. Yazı içinde çok fazla link vermemek için aşağıda Kaynakça kısmında link verilmiştir. Ayrıca yazının çevirisinin yapıldığı metin de yazının sonunda yer almaktadır. Derin araştırma yapmak isteyenler için yeterli detaya sahiptir.

Biraz uzun bir yazı olsa da, bu alandaki bilgi eksikliğini kapatmaya katkı yapacağımızı umut ediyoruz.

Propilen Glikol Nedir?

Kimyasal ara-mal (chemical intermediate) sınıfında yer alan, şeffaf sıvı görünümünde, yoğunluğu suya yakın (1030 kg/m3 [20 derece]). erime/donma noktası -20 derece olan temiz, kokusuz bir üründür. Suda çözünür. Kaynama noktası 184 derecedir.

Literatürdeki diğer isimleri şunlardır: 1,2-propanediol; 1,2-ddihidroksipropan; Metil etil glikol; Trimetil glikol (Kaynak-1)

Propilen glikol, alkolle aynı kimyasal grupta yer alan sentetik bir gıda katkısıdır. Sudan biraz daha kıvamlı, renksiz, kokusuz, hafif şurubumsu bir sıvıdır. Neredeyse hiç tadı yoktur. Ek olarak, bazı maddeleri sudan daha iyi çözebilir ve aynı zamanda nemi tutmakta da iyidir. Nemi tutma özelliğinden dolayı özellikle işlenmiş yiyecek ve içeceklerde sık kullanılır (Kaynak-2)

Propilen glikol, bazen etilen glikol ile karıştırılmaktadır çünkü her ikisi de düşük erime noktalarından dolayı antifrizde kullanılmaktadır. Ancak, bunlar aynı maddeler değildir. Etilen glikol, insanlar için oldukça zehirlidir ve gıda ürünlerinde kullanılmaz.

DİP NOT!

PROPİLEN GLİKOL, ANTİFİRİZDE KULLANILIR AMA ANTİFRİZDE ETİLEN GLİKOL DE KULLANILIR. BUNLAR AYNI MADDELER DEĞİLDİR. ETİLEN GLİKOL ZEHİRLİDİR, GIDADA KULLANILMAZ. PROPİLEN GLİKOL, ZEHİRLİ DEĞİLDİR, GIDADA KULLANILABİLİR

Propilen Glikol Nerelerde Kullanılır?

Düşük uçuculuklu, suyla, alkolle ve eterle karışabilir, yüksek saflıkta berrak renksiz solventtir.

Propilen glikol, birçok kozmetik ve hijyen ürününde gıda katkı maddesi veya bileşen olarak yaygın kullanılan bir maddedir. ABD ve Avrupa gıda yetkilileri, gıdalarda kullanım için "genel olarak güvenli" olduğunu beyan etmişlerdir.

Ancak, aynı zamanda antifriz içinde kullanılan bir madde olduğu için tartışmalı hale gelmiştir. Yukarıda da belirtildiği gibi, antifriz içinde kullanılma nedeni, antifrizde kullanılan diğer alternatif olan etilen glikol ile benzer düşük erime noktasına sahip olmasıdır. Bu iki madde aynı değildir. Propilen glikolun kimyasal olarak etilen glikole olan yapı benzerliği, antifrizde kullanılmasını mümkün kılmaktadır.

  • Hem laboratuvar kimyasalıdır hem de gıda sektöründe nem tutucu olarak kullanılır, ayrıca aromaların taşıyıcı malzemesidir.
  • Özellikle kozmetik uygulamaları için uygundur. Nötral ve higroskopiktir.
  • Suyla bütün oranlarda karışır, alkoller,esterler ve ketonlarla daha az karışır.
  • Propilen glikol, etanolle aşağı yukarı eşit güçte bir mikrop öldürücüdür. Solüsyonlarda mikroorganizmaların çoğalmasını durdurur.
  • Genellikle % 15-30 aralığındaki konsantrasyonuyla istenen etki elde edilir.
  • Gıda sektöründe emülgatör olarak kullanılır (yufka, börek gibi unlu mamüllerde)

Propilen Glikol Gıdada Tam olarak Ne işe Yarıyor?

Propilen glikol, gıdaların işlenmesine yardımcı olmak ve gıdaların doku, lezzet, görünüm ve raf ömrünü geliştirmek için yaygın olarak kullanılan bir katkı maddesidir. Propilen glikol gıdalarda tam olarak aşağıdaki şekillerde kullanılabilir (Kaynaklar-3 , 4 , 5)

  • Topaklaşmayı önler: Gıda bileşenlerinin birbirine yapışmasını ve kurutulmuş çorbalar veya rendelenmiş peynir gibi gıdaların topaklaşmasını önler.
  • Antioksidan: Gıdaları oksijen kaynaklı bozulmalara karşı koruyarak gıdaların raf ömrünü uzatır.
  • Taşıyıcı: Renklendiriciler, aromalar veya antioksidanlar gibi gıdaları işlerken kullanılacak diğer gıda katkı maddelerini veya besinleri çözer.
  • Hamur güçlendirici: Hamuru daha stabil hale getirmek için hamurdaki nişasta ve glüteni değiştirir.
  • Emülgatör: Örneğin salata sosu içindeki yağ ve sirkenin ayrılmasını engellemek gibi, yiyecek bileşenlerinin ayrılmasını önler.
  • Nem koruyucu: Gıdaların dengeli bir nem seviyesini muhafaza etmesini sağlar ve böylece gıdaların kurumasını engeller. Örneğin marshmallow (lokuma benzer şekerleme), beyaz hindistancevizi parçaları ve kuruyemiş paketlerinde kullanılır.
  • Gıda işlenirken yardımcı olur: Örneğin bir sıvıyı daha berrak bir hale getirmek için, bir gıda maddesinin cazibesini veya kullanımını arttırmak için kullanılır.
  • Stabilizatör ve koyultma maddesi: Gıda bileşenlerini bir arada tutmak veya işlem sırasında ve sonrasında gıdaya daha fazla kıvam / koyuluk vermek için kullanılabilir.
  • Tat değiştirici: Bir yiyeceğin görünümünü veya tadını değiştirebilir.

Propilen glikol, içecek karışımları, soslar, kurutulmuş çorbalar, kek karışımı, alkolsüz içecekler, patlamış mısır, gıda boyası, hızlı yiyecekler (fast food), ekmek ve süt ürünleri gibi birçok ambalajlanmış gıdada yaygın olarak bulunur (Kaynak 6).

Ayrıca lorazepam gibi enjekte edilebilir ilaçlarda ve kortikosteroidler gibi cilde uygulanan bazı krem ve merhemlerde de kullanılır (Kaynak 2, Kaynak 7).

Kimyasal özelliklerinden dolayı çok çeşitli hijyen ve kozmetik ürünlerinde de bulunur. Ayrıca, boya, antifriz, suni duman ve e-sigara gibi endüstriyel ürünlerde kullanılmaktadır (Kaynak 2, Kaynak 6).

Gıdalarda Kullanılan Propilen Glikol Sağlık Açısından Sakıncalı mı?

Propilen glikol, ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından “genel olarak güvenli (GRAS) kabul edilmektedir” (Kaynak 8).

ABD'de doğrudan ve dolaylı bir gıda katkı maddesi olarak kullanılabilir. Avrupa'da, yalnızca gıdada renklendirici, emülgatör, antioksidan ve enzimler için bir çözücü olarak kullanılmasına izin verilir; nihai gıda ürününde 0,45 kilogramda 0,45 grama kadar (1 gram / kg) izin verilir (Kaynak 9).

Günde En Fazla Ne kadar Propilen Glikol Alınmalı?

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), vücut ağırlığına göre günde maksimum 25 mg/kg alınmasını önermektedir (Kaynak 9). Yani her 1 kg için 25 mg üzerinde PG alınmamalıdır. Örneğin 70 kg ağırlığında bir yetişkin 70 x 25=1750 mg başka bir deyişle 1,75 grama kadar propilen glikol kullanabilir ancak üstünü kullanmamalıdır.  

Amerika'da yalnızca gıdalardan alınan günlük propilen glikol miktarı 34 mg/kg olarak ölçülmüştür (Kaynak 9). Bu rakam kıyaslamayı kolaylaştırmak için verilmiştir. Aşağıda PG'nin doz aşımındaki sağlık etkileri tek tek anlatılmaktadır. Hazır gıdalardan alacağınız PG miktarını küçümsemeyin. Yukarıdaki 2,3 ml pg, tamamen doğal beslenenler içindir.

Aynı kaynakta, örneğin 60kg ağırlığındaki bir yetişkin için PG'den zehirlenme belirtileri, günde 213 gramdan fazla PG tüketen birisinde görülmüştür. Bu da bir insanın günde alabileceği ortalama PG miktarının 100 katıdır. Yani PG zehirlenmesi olması mümkün görünmemektedir.

Bir maddenin zararlı olduğu yalnızca zehirleme etkisiyle anlaşılmaz, zararların uzun vadede değerlendirilmesi gerekir. Zehirlenmeler kısa vadeli sonuçtur. Bu nedenle önerilen maksimum miktarı aşmamalısınız. Literatürde zaten sadece bir tane PG zehirlenmesi vakası bulunmuştur. Bir adam büyük miktarlarda tarçınlı viski içmiştir (Kaynak 10) ve baygın bulunmuştur. Bu baygınlığın nedeni PG'den ziyade alkol gibi yorumlanmıştır. Yani teknik olarak PG zehirlenmesi vakası yoktur. Yine de PG dikkatli kullanılmalı ve uzun vadeli etkilerine dikkat edilmelidir. Ayrıca aşağıda okuyacağınız gibi sadece gıdalardan değil, bazı ilaç ve merhemlerden de PG kullanacaksanız. Bunların hepsini dikkate almalısınız.

Özetle,
Genel olarak, alerjisi olan kişiler ve aşırı tüketim olan yukarıdaki vaka dışında, gıdalarda propilen glikolun olumsuz veya toksik etkilerinin bildirildiği başka bir vaka yoktur. Hazır gıda çok tüketiyorsanız dikkatli olmanızda ve maksimum değeri aşmamanızda fayda vardır.

Propilen Gikol Ne Kadar Toksik (Zehirli)?

Bu konuda internette pek çok çelişkili makale bulmanız mümkün. Bunların hepsini, bilimsel çalışmaları kaynak göstererek tek tek açıklamaya çalışacağız.

Propilen glikolün toksisitesi çok düşüktür. Kansere neden olduğu, genlere zarar verdiği veya doğurganlık veya üreme ile etkileştiği tespit edilmemiştir. Ayrıca, bildirilen bir ölüm yoktur (Kaynak 1, Kaynak 9).

Sıçanlarda, orta ölümcül doz, kg başına 20 gramdır (20 g/kg). Burada kıyaslama yapmak için şeker ve tuzun ölümcül dozlarından bahsetmek gerekirse, şeker için ölümcül doz 29,7 g/kg ve tuz için ölümcül doz 3 g/kg'dır (Kaynak 11, Kaynak 12, Kaynak 13).

Propilen glikol içeren bir yiyecek yendikten sonra, bunun yaklaşık %45'i böbrekler tarafından değişmeden atılır. Gerisi vücutta laktik asite ayrılır (Kaynak 1, Kaynak 14).

Toksik miktarlarda tüketildiğinde, laktik asit birikmesi asidoz ve böbrek yetmezliğine yol açabilir. Asitoz, vücut asitten yeterince hızlı kurtulamadığında ortaya çıkar. Bu asit, kan içinde birikmeye başlar, bu da düzgün işleyişe engel olur (Kaynak 10).

Toksisitenin ana işareti, merkezi sinir sistemi depresyonudur. Semptomlar yani belirtiler; daha yavaş solunum hızı, azalmış kalp hızı ve bilinç kaybını içerir (Kaynak 14).

Zehirlenme vakaları, maddeyi kandan çıkarmak veya propilen glikol içeren ilaç veya maddeyi uzaklaştırmak için hemodiyaliz ile tedavi edilebilir (Kaynak 15).

Bununla birlikte, toksisite çok nadirdir. Olguların çoğu, propilen glikol içeren çok yüksek dozda ilaçların kullanılmasından kaynaklanmaktadır (Kaynak 16, Kaynak 17).

Böbrek veya Karaciğer Yetmezliği Olan İnsanlar Açısından Sakıncaları Var mı?

Normal karaciğer ve böbrek fonksiyonuna sahip erişkinlerde, propilen glikol vücutta parçalanır ve kandan hızlı bir şekilde atılır.

Öte yandan, böbrek hastalığı veya karaciğer hastalığı olan kişilerde, bu süreç bu kadar verimli olmayabilir. Bu, kan dolaşımında propilen glikol ve laktik asit birikmesine yol açarak toksisite semptomlarına neden olabilir (Kaynak 9, Kaynak 15).

Ek olarak, ilaçlarda kullanılan propilen glikol için maksimum doz sınırı olmadığından, bazı durumlarda çok yüksek dozlar almak mümkün olabilir (Kaynak 9).

Böbrek hasarı olan bir kadın, kısa nefes alıp verme ve boğaz şişesi için lorazepam ile tedavi edildi. 72 saat içinde, önerilen maksimum propilen glikol seviyesinin 40 katını aldı, bu da asidoz ve diğer toksisite semptomlarıyla sonuçlandı (Kaynak 18).

Kritik olarak hasta olan hastalar genellikle böbrek veya karaciğer fonksiyon bozukluğuna sahiptir ve ayrıca uzun süreli veya yüksek dozlu ilaç tedavilerinde artmış bir riske sahip olabilirler.

Örneğin, bir çalışmada, lorazepam ile tedavi edilen kritik bakım hastalarının % 19'unun propilen glikol toksisitesine sahip olduğu gözlenmiştir (Kaynak 19).

Böbrek ve karaciğer hastalığı olan kişiler için, gerekirse propilen glikol içermeyen ilaç alternatifleri kullanılabilir. Gıdada kullandıkları miktarların endişe kaynağı olduğuna dair kanıt yoktur.

Bebekler ve Hamile Kadınlar Açısından Sakıncaları Var mı?

Gebe kadınlar, çocuklar ve dört yaşın altındaki bebeklerde, alkol dehidrogenaz olarak bilinen bir enzim daha düşük seviyelerdedir. Bu enzim, propilen glikolün parçalanması için gereklidir (Kaynak 1, Kaynak 9, Kaynak 20).

Bu nedenle, bu gruplar ilaç yoluyla büyük miktarlarda PG'ye maruz kaldıklarında toksisite geliştirme riski taşıyabilir.

Bebekler özellikle risk altındadır. Propilen glikolü vücutlarından atmaları üç kat daha fazla zaman alır ve merkezi sinir sistemi üzerindeki etkilere açık olabilirler (Kaynak 9, Kaynak 20, Kaynak 21).

Propilen glikol içeren yüksek dozda vitaminler enjekte edilen prematüre bebeklerin, nöbet geçirmesiyle sonuçlanmış vaka raporları vardır (Kaynak 22, Kaynak 23).

Bununla beraber, başka bir çalışmada 24 saat içinde 34 mg/kg propilen glikolü, küçük bebeklerin tolere edebildikleri gösterilmiştir (Kaynak 24)

Bu gruptaki tehlikeler hep ilaç kaynaklı olarak gösterilmiştir, gıdalardan alınan propilen glikol ile ilgili bir zarara ilişkin literatürde herhangi bir vaka yoktur.

Kalp Krizi Riski Var mı?

Bazı web siteleri propilen glikolün kalp krizine yol açtığını iddia etmektedir.

Propilen glikol yüksek miktarlarda veya çok hızlı bir şekilde vücuda enjekte edildiğinde, kan basıncında ve kalp ritim problemlerinde bir düşüş meydana gelebileceği doğrudur (Kaynak 20).

Hayvan çalışmaları çok yüksek dozlarda propilen glikolün kalp hızını hızla düşürebildiğini, düşük tansiyona neden olabildiğini ve hatta kalbin durmasına neden olabildiğini göstermiştir (Kaynak 25, Kaynak 26).

Bir raporda, 8 aylık bir çocuk, propilen glikol içeren gümüş sülfadiazin kremi ile tedavi edildikten sonra kalp fonksiyonunu kaybetmiş ve ardından beyin hasarına uğramıştır. Krem, vücudunun % 78'ini örten yanıkları tedavi etmek için kullanılmış ve çocuk 9 mg/kg PG almıştır (Kaynak 27).

Başka bir vakada, 15 aylık bir çocuğa propilen glikol içinde çözünmüş oral C vitamini dozları verildi. Çocuk, yanıtsızlık ve düzensiz kalp ritimleri dahil olmak üzere toksisite semptomları geliştirdi, ancak vitamin solüsyonu durdurulduktan sonra iyileşti (Kaynak 28).

Her iki durumda da, savunmasız bir yaş grubunda yüksek dozda ilaca bağlı toksisitenin meydana geldiğini belirtmek önemlidir.

Normal bir diyette yani alınan gıdalarda bulunan propilen glikol miktarı çocuklarda veya yetişkinlerde herhangi bir kalp problemiyle ilişkili değildir.

Nörolojik Belirtilere Neden Oluyor mu?

Bir olgu, epilepsili bir kadının, bilinmeyen bir kaynaktan propilen glikol zehirlenmesine bağlı olarak tekrarlayan konvülsiyonlar ve stupor geliştirdiğini bildirmektedir (Kaynak 29).

Enjekte edilebilir ilaçlardan toksisite geliştiren (zehirlenen) bebeklerde nöbetler gözlemlenmiştir (Kaynak 22).

Ayrıca, bir nöroloji kliniğindeki 16 hastaya üç gün boyunca kg başına günde üç kez 887 mg propilen glikol (887 mg/ kg) verildi. Bunlardan biri ciddi belirsiz nörolojik semptomlar geliştirdi (Kaynak 30).

Bu çalışmalarda çok yüksek miktarda propilen glikol kullanılmıştır.

Bilim adamları 2-15 ml propilen glikolun bulantı, baş dönmesi ve garip hislere neden olduğunu gözlemlediler. Bu semptomlar 6 saat içinde kayboldu (Kaynak 31).

Bu belirtiler korkutucu olsa da, birçok farklı ilacın ve maddenin, zehirlenmeye neden olan miktarlarda alındığında veya verildiğinde benzer belirtilere neden olabileceği unutulmamalıdır.

Gıdalardaki propilen glikol nedeniyle nörolojik değişiklikler bildirilmemiştir.
Normal bir beslenmede bulunan propilen glikol miktarı çocuklarda veya yetişkinlerde herhangi bir nörolojik sorunla ilişkili değildir.

Propilen Glikol Kaynaklı Deri ve Alerjik Reaksiyonlar

Amerikan Kontakt Dermatit Derneği (the American Contact Dermatitis Society), propilen glikolü 2018 alerjeni olarak adlandırmıştır (Kaynak 32).

Aslında, insanların % 0,8 ila % 3,5'inin propilen glikole karşı bir deri alerjisi olduğu tahmin edilmektedir (Kaynak 32).

En yaygın cilt reaksiyonu (dermatit), yüzde döküntü gelişmesi veya vücudun üzerinde genelleştirilmiş dağınık bir modelin gelişmesidir (Kaynak 32).

Sistemik dermatit, propilen glikol içeren yiyecekleri yedikten, ilaçları içtikten ve intravenöz ilaçları aldıktan sonra rapor edilmiştir (Kaynak 33, Kaynak 34, Kaynak 35).

Ağız yoluyla propilen glikol verilen ve cilt hassasiyeti olan 38 kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, 15 katılımcının 3 ila 16 saat içinde bir döküntü geliştirdiği saptanmıştır (Kaynak 31).

Ek olarak, propilen glikol irritan kontakt dermatite neden olabilir. Hassas kişilerin cildi propilen glikol içeren şampuan veya nemlendirici gibi ürünlerle temas ettiğinde ciltlerinde döküntü gelişebilir (Kaynak 6). Zaten cilt rahatsızlığı olan veya hassas bir cilde sahip olan kişiler, propilen glikole karşı özel olarak alerjiye maruz kalma riski taşır (Kaynak 6).

Alerjik dermatiti olan kişiler için, tüm propilen glikol kaynaklarından kaçınmak en iyisidir. Kontakt dermatit için, propilen glikol içeren maddelerin deri ile temasından kaçınmak gereklidir.

Propilen Glikolden Kaçınmak

PG'ye alerjiniz varsa veya basitçe günlük PG tüketiminizi azaltmak istiyorsanız alacağınız paketli ürünlerin üzerinde aşağıdaki ibarelerin olup olmadığına bakınız:

  • Propylene glycol (propilen glikol)
  • Propylene glycol mono and diester (Propilen glikol mono ve diester)
  • E1520 veya 1520

Alkolsüz içecekler, soslar, hazır kek karışımları, Amerikan kek kaplama malzemesi (frosting), patlamış mısır, gıda boyası, hızlı yiyecekler (fast food), ekmek ve süt ürünlerinde propilen glikol bulunur (Kaynak 6, Kaynak 35).

Katkı maddesi veya taşıyıcı olarak (örneğin aromalarda ) kullanılan propilen glikol etiket üzerinde maalesef yer almaz (Kaynak 36). Ancak bilinmelidir ki, propilen glikol içeren gıdalar genellikle junk food olarak adlandıran işlenmiş, paketlenmiş atıştırmalıklardır. Paketli hazır gıdalardan mümkün olduğunca uzak durarak vücudunuza giren propilen glikol miktarını azaltabilirsiniz. Kendi yemeğinizi kendiniz yapın, pazarlardan taze meyve sebze alın. En sağlıklı beslenme şekli budur.

Hastaneye gittiğinizde, PG alerjiniz varsa bunu doktora muhakkak söyleyin. PG içeren tahmininizden çok ilaç ve merhem bulunuyor. Doktorunuzun bunu bilmesi gerekiyor. Özellikle çocuklarınızı PG içeren yiyecek ve ilaçlardan uzak tutmaya çalışın yani yüksek oranda işlenmiş ürünlerden uzak tutun. Merhem bile olsa çocuğunuza doktor onayı olmadan PG içeren merhem sürmeyin. Alternatif ilaçlar her zaman vardır.

SON SÖZ

Propilen glikol yalnızca çok yüksek dozlarda alındığında zararlıdır. Normal dozlarda toksik bir madde değildir, zaten genel olarak güvenli kabul edilen katkı maddesi olarak listelenmiştir. Yukarıda fazla tüketildiğinde PG'nin yol açabileceği sağlık zararları kısaca özetlenmiştir.

İnsanların %0,8 -%3,5 'i PG'ye alerjiktir, bu kişilerin PG kullanmaktan kaçınması gerekiyor. Çocuklar, PG'yi daha zor atıyor, çocuklarda özellikle işlenmiş yiyeceklerin az tüketilmesi gerekiyor. Yukarıda günlük alınacak maksimum dozları detaylı olarak anlatmaya çalıştık.

Marketten paketli gıda alan herkesin okuması gereken bir yazıdır. Bir sorunuz olursa aşağıda sorabilirsiniz.

Kaynakça

(sadece başlığı aratarak bulabileceğiniz bilimsel makale linkleri kaldırıldı)

  • Kaynak 1: A review of the comparative mammalian toxicity of ethylene glycol and propylene glycol.